Bekir Kantarcı şöyle söylüyor:
“Mücevhercilik, yalnızca bir zanaat değil, birçok sanat dalının bir araya gelerek oluşturduğu benzersiz bir ifade biçimidir. Hikayelerden tasarımlara, tezhipten hat sanatına, kakmadan heykeltıraşlığa kadar pek çok farklı sanat dalının kesişim noktası olan mücevhercilik, aynı zamanda medeniyetlerin geçmişten günümüze taşıdığı değerlerin bir yansımasıdır.
Bizler KİSWAH markasıyla, tarihimizin ve medeniyetimizin güzelliklerini, sanatını ve hikayesini takılar ve mücevherlerle anlatma yolunu seçtik. Bu yolculuk, yalnızca estetik bir uğraş değil, aynı zamanda köklü bir tarihsel mirası geleceğe aktarmanın sorumluluğunu taşımak anlamına geliyor.
İpek Yolu gibi binlerce yıla yayılan bir tarihi ve kültürel mirası ele alarak bunu mücevher tasarımlarımıza uyarlamak bizim için son derece zorlu, fakat bir o kadar da anlamlı bir süreç oldu. Bu süreçte, tarihimizin derinliklerine indik, medeniyetimizin ilham veren unsurlarını detaylıca inceledik ve nihayetinde bu değerleri en iyi şekilde yansıtabilecek bir koleksiyon ortaya çıkardık. Her bir parça, geçmişten geleceğe bir köprü kurmayı amaçlıyor; hem göz alıcı bir tasarım sunuyor hem de ardında derin bir hikaye taşıyor.
KİSWAH olarak, tasarımlarımızda yalnızca mücevher değil, aynı zamanda tarih, kültür ve sanatın zarif bir birleşimini sunmaya çalışıyoruz. Her takımız, medeniyetimizin derin izlerini taşıyor ve bu izleri nesilden nesile aktarmayı hedefliyor. Binlerce yıllık İpek Yolu’nun ruhunu hissedebileceğiniz bu özel koleksiyon, bizim için bir hayalin gerçeğe dönüşmesi ve tarihin sanatla buluştuğu bir eser niteliğindedir.
Share:
Peygamber Kokusunun Peşinde Bir Ömür